Turizm, Otel, Tatil, Seyahat ve bu konudaki tüm yatırımlarınız için, içtenlikle yardımcı olmak isterim.
Çeşme artık “ bizim Çeşme “ değil...
Tahmini ve analizi biraz yorucu olsa da Çeşme’ nin geçmişteki ve gelecek yıllardaki durumunu düşümdüm ve o yılları 15-20 dakika süreyle hayal dünyama katarak neticesini objektif olarak sizlerle paylaşmak istedim.
· Çeşme kesinlikle İzmir’ in sayfiyesi arka bahçesi olmaktan çıkmış durumda. “Bizim Çeşme” olmaktan da çoktan uzaklaştı. Artık Çeşme, bir Dünya turizm beldesi olma yolunda ilerliyor ve öyle devam etmek için de mücadelesini agresif olarak sürdürüyor.Artık Çeşme’ ye hiç birimiz yalnızca “bizim” diyemeyeceğiz. O , Çeşme’ ye gelen herkesin olacak. Yani yıllarca sayfiye kalması için uğraş verenlerin ve bu sebeplede gelişimine engel olanların papuçları dama atılmış durumda . Yani Çeşme bir avuç egoistlerin yeri olmaktan çoktan çıktı gibi. Artık Çeşme, tatilcilerin, eğlenceyi sevenlerin, yemeyi, içmeyi bilenlerin , kaliteli hizmeti ilke edinenlerin yeri olacak. Züğürtlerin, bencillerin, kıskançların, çıkarcıların, sırtını biryerlere dayayarak medetcilerin yeri olmayacak. Çeşme’ de oteller olacak, Beach Club’ler olacak, Gece Club’leri olacak, Barlar olacak, Eğlence yerleri olacak. Yani, İbiza’da, Mallorca’da, Tenerife’de, La Palma’da , Nice ‘de , Cannes,’da ne varsa , Çeşme’ de de o olacak. Bu oluşumdan artık geri dönüş de yok gibi. Yine bu oluşumdan memnun olmayan da yok denecek kadar yok. Olanların da en kısa süreçte asimile olacaklarını düşünüyorum.Bu kelimeleri şunun için yazıyorum. Çeşme’ de fazlaca Emekli brokrat veya geçmişinde yüksek makamları olan iskan sahipleri var. Bu muhteremlerin artık çok vakitleri olduğundan ve hala psikolojilerinden “ben buyum” ları atamadıklarından dolayı vakit buldukça çevresindeki, olumlu-olumsuz kendisine veya yakın çevresine etki yapacak veya yapmayacak herşeyi kaleme alıp, şikayet dilekçeleri hazırlarlar. Ufak , büyük her yatırıma engel olmaya çalışırlar. Bazen de çok hırçınlaşırlar. Diyalogu hiç sevmezler. Hala karşılarındaki vatandaşları esas duruşta veya önlerinde eğilip, büzülmeyi isterler. Şikayet dilekçelerinin imza bölümünde de kocaman “ EMEKLİ ....” yazarlar. Bu kesim hiçbir zaman normal vatandaş olamaz. Hatta bunlar, Otel rezervasyonu yaparken veya resepsiyondan oda alırken bile “ ben Emekli..... iyi oda ver” derler. Sanırım bu insanlar, birşeyler yaparken veya yaptırırken hep bu kelimeleri kullanıyorlardır. Güçleri şahsiyetlerinde değil de makamlarında olan bir toplum içinde yaşıyoruz. Bu durumun emekliliklerde bile devam etmesi ürkütücü ve düşündürücüdür.
· Birde birisi bana Çeşme’ nin geleceğindeki en büyük sorun nelerdir diye sorsa şöyle cevap verirdim;
1- Trafik: Çeşme hızla city’ leşiyor. Tüm insanlar aynı tarihte, aynı günde ve aynı saatte aynı lokasyona gidiyorlar. Böyle olunca trafik sıkışıyor. Çözüm : Lokasyona gidilme amacına bakılarak, talepleri farklı bölgelere dağıtmak lazım
2- Plajlar : Geçen yazımda da aktardığım gibi, plajlara kesinlikle medeniyet getirmek lazım, standart koymak lazım, başıboşluktan kurtarmak lazım. Çözüm : Maliye Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’ nın bu işe el atıp, bir plaj yönetmeliği çıkarması gerekir. Bir alanın plaj olarak açılabilmesi için Duş, WC, Soyunma odaları , Şezlong, Şemsiye, Otopark gibi zorunlu ihtiyaçları zorunlu hale getirmek lazım. Özel işletmeciliklere izin verilmesi gerekir. “Kıyılar, plajlar halka açıktır” yazılı kanunlar artık iş görmez oldu. Bu alanları önce kullanılabilir hale getirip, sonra topluma açmak gerekir. Pislik ve çöpler içinde ki kıyıları halka açmak, turizme açmak, turistlere açmak vicdanları rahatsız eder boyuta ulaştı ve günümüz Türkiye’ sine de hiç yakışmamaya başladı. Bu işi dibimizdeki sakız adası bilebizden çok daha iyi yapıyor.
3- Ziyaretçi kalitesi : Maalesef geçen yıllardaki kaliteli tatilciler yok olmak üzere. Fiyatların yükselmesi kalitesizliği filitre ederken, geçen yıl ve bu yıl fiyatlar filitrede zorlandı. Türkiye genelinde hatta Avrupa’da Çeşme ‘ yi merak edenler çoğaldı. Fakat fazlaca meraklının Çeşme’ ye gelmesi de kalitede zedelenmelere sebep oldu . Kötü değil. Marka beldelere bu gibi yığılmalar hep olur, sonrasında yolcular gider, hancılar kalır.
Ramazan ayının hepimiz için sağlıklı ve bereketli olması dileğiyle.